Değerli Devrim Cephesi Çalışanları,
MLSPB-DC’den Yoldaşlar,
Bugün Rojava’da devrim bayrağını yükseltmek adına oluşan şehitler kervanının gencecik bir üyesi olan Alper Çakas yoldaşımızı bir kez daha anıyoruz. Onun bu devrim kervanına katılmasına yol veren, kültürel ve toplumsal şekillenmesini oluşturan alevi inancının kucaklamasında, yoldaşımızı bir kez daha zalime, zulme, emperyalizme, sömürgeciliğe ve oligarşiye karşı isyanımızın, öfkemizin, topyekün ruhsal dirilişimizin bayrağı olarak selamlıyoruz.
Bu imgelem, bu algılayış çok önemlidir, çünkü emperyalist saldırganlık, sömürgeci zulüm ve sömürücü tahakküm altındaki emekçi halkların kurtuluşunun öncel koşulu devrim ve demokrasi güçlerini hala satükonun seçimsel oyunlarında, demokrasi masallarında görmeye koşullayan iğrenç ve aşağılık liberal, oportünist ve sosyal şoven örgütlenme ve siyaset biçimlerinden kopmaktır.
Alper yoldaş, Orhan Yılmazkaya yoldaşımızın da zorladığı yoldan geçerek hem oportunist ihanet barikatlarını parçalamış, bu ihanet barikatlarının nasıl parçalanacağını bize göstermiş oldu, hem de ülke ve bölge devriminin gerçekleştirilmesinde devrimin mevzilenmesinin nasıl olması gerektiğini, devrimci savaş çizgisinin güçlendirilerek egemen kılınmasının gerektiğini bize göstererek, o gencecik yaşına karşın bir devrim büyüğü olarak mücadelemizde yerini aldı.
Yoldaşlar,
Şehitlerimizle oluşan savaş hattının gerektiğince yüksek ve ileri bir örgütlenme ve mücadele düzeyine tekabül ettirilmesi görevi şehitlerimize karşı bir sorumluluk düzeyi olarak karşımızda duruyor.
Bu bilinç ve görev anlayışı temelinde Alper’lerin, Orhan’ların, Tamer’lerin, Tahsin’lerin, Bedri’lerin ışıklandırdığı yoldaki yürüyüşümüzün zaferle noktalanacağına olan tereddütsüz inancımızla sizlere devrimci selam ve saygılarımızı sunuyor, Alper yoldaşımızın anısı önünde saygıyla eğiliyoruz.
Alper Çakas Ölümsüzdür.
Devrim Şehitleri Ölümsüzdür.
Yaşasın Devrim ve Sosyalizm.
Devrimci Karargâh
16 Ağustos 2015